Samstag, 26. Mai 2007

GİDECEKSİN

gideceksin... koca şehir bir bulut gibi çökecek soğuk bedenime. akla yatkın bütün cümleler tutarsız kalacak. her mantklı açıklama şehirler arsı bir otobüsün tekerlekleriyle beraber yollara yenik düşecek. bana seni anımsatacak tek şey yüzüm olacak, ona da ne zaman bakmaya çalışsam ağlamaklı bir eda takılacak ve boğazımda düğümle son bulacak.
şimdi yürüdüğün bütün yollar bir inancın anahtarıdır uğruna kan dökülecek. gittiğin bütün mekanları adım adım ezberlemek ibadettir, hangi vakit kaç rekat misali...
bakma böyle yüzümün sert göründüğüne, delikanlılıktan değil, ağlarım da gözyaşlarımı tutsun,, dökülmesin diye...
ey benim gömlümün en derin en narin ezgisi. seni sevmenin tadına vardı gönlüm ama doydu sanma... bu gül cemal bakılmaya doyulmazda iki gözüm yetmez...
iki dudağının arasında beni cennete götürecek kelimelerin var. sen var söyle yahut sakla, kapında her daim ayağının tozuna ağıtlar yakmaya bedenim fedadır sana...
sen yeterki gül...
beni sevme, benimle konuşma. biriyle konuşurken bana doğru senden bir ses gelsin yeter, cennet kapıları bana açıktır bilesin
sen yeterki gül...
her daim gönlümün kapıları sana bir söz arar. arar da bulamaz. düşmüş yollara garip gönlüm damla misali her yana sürüklenir. derim de yakışmaz hiçbir ayet sana, sana yetmez,
kalbimin damarları bir çalgının teli olsun eğer sana hoş bir name çalacaksa
sen yeterki gül...
sen bir gülün kusuna bir anlık hoş bile diyeceksen, ben bir damlayım sadece, o güle feda olmak ne hoştur...
sana bir ömür adamak ne ihsandır bu ne şeref

senin için ölmekte yaşamakta Yarabbi bu ne onurdur

bu neyin mükafatı senin gönlünde taht sahibi olmak

gönlümde yola verilecek bir özlemin acısı bile yoktur
damarlarımdan geçen her kan, aklımdaki her an, gönlümdeki her his seni sayıklar
başka bir şeye yer yoktur gayri
seni bekliyorum sevdiğim
gel,gel de gönlümü ferahlat
gel de denizin huzur bulsun…


seni çok seviyorum


sevdiğime, yüreğimdeki koca sevgiyle

Keine Kommentare: